Fenerbahçe’de Tahir Karapınar’dan boşalan altyapı koordinatörlüğü vazifesi için Sedat Karabük’le mutabakat sağlanırken, Tahir Karapınar ise yeni periyotta vazifesine Ferdi Gelişim ve Futbolcu İzleme Danışmanı olarak devam edecek.
Bu misyon değişiminin akabinde Dereağzı Lefter Küçükandonyadis Tesisleri’nde Tahir Karapınar ve Sedat Karabük’le bir ortaya gelen Lider Ali Koç, yeni vazifelerinde muvaffakiyet dileklerini iletti. Ziyarette İdare Konseyi Üyeleri Özgür Özaktaç ile Can Gebetaş da hazır bulundu.
“ALTYAPIDA HOŞ ŞEYLER OLUYOR”
Fenerbahçe TV’ye açıklamalar yapan Liderimiz Ali Koç, “Altyapıda hoş şeyler oluyor. Meyvelerini bu sene vermeye başladı. Bu uzun bir süreç. Sabırlı, inançlı olunması gereken bir süreç. Temel büyük değişim Tahir hocayla başladı. Tahir hoca buraya aslında Emre Belözoğlu’yla birlikte A Grup için gelmişti lakin Emre Belözoğlu Tahir hocayı önerdiği vakit süreksiz bir mühlet A Ekipte kalıp ondan sonra Akademi için düşünmüştük. 3 dönem sonra kupalar gelmeye başladı, oyuncular A Gruba çıkmaya başladı. İnanıyorum ki 2-3 sene içinde Akademide kim olursa olsun bu gidişat bu türlü devam ederse Fenerbahçe bunun çok yararını görecek. Yalnızca Fenerbahçe değil, tıpkı vakitte tüm akademiler, tüm gençler bunun yararını görecek. En kıymetli şey inanmak. İnanmak, dilek etmek elde etmenin yarısıdır. Biz Akademimizden A Gruba, Muhteşem Lig’in diğer kadrolarına, Arda Güler üzere yurt dışına transferler yaptıkça –Muhammed Gümüşkaya’yı da örnek verebiliriz- hem biz cesaretleneceğiz hem çocuklar cesaretlenecek hem veliler cesaretlenecek. Daha da değerlisi burası gençler için, veliler için bir cazibe merkezi haline gelecek. İnşallah Akademimizi de bitirdiğimiz vakit, o büyük projeyi… Fenerbahçe’nin çehresi apayrı bir pozisyona gelecek. Tahir hocaya yaptığı hizmetlerden ötürü bilhassa teşekkür etmek istiyorum. Tahir hocayla Kulübün geleceği için çalışmalar yapacağız.
BU BİR BAYRAK EVRESİ
Sedat hocaya gelince 5 sene önce kendisiyle bir mülakat yapmıştım. Çok bireyle konuşmuştuk. O vakitler hatırlarsınız David Badia’yı getirmiştik. Sonra ortadan 1-2 sene geçti Tahir hocam gelmeden Sedat hocayı bir daha görüşmeye çağırdık lakin o vakit müsaitliği yoktu. Artık onun da yolu bizimle kesişti. Ben inanıyorum ki Tahir hocadan aldığı bayrağı birebir prensip, prensip ve ruhla daha da üst taşıyacağına eminim. Bu bir bayrak dönemi. Türkiye’de yetenek var. Üzücü olan şey burnumuzun tabanındaki yetenekleri yabancılar bizden daha önce keşfedip götürebiliyorlar. İsmini duymadığımız oyuncular yurt dışına gidip başarılı oluyorlar. Bununla birlikte şöyle de bir yanılgı yaşanıyor Türkiye’de; yer ve vakit çok değerli. Pek çok genç arkadaşımız öteki kulüplerden ayrılırken büyük ses getirmişti, ‘çocuklar kalmıyorlar, etmiyorlar, yuvalarından çabuk uçuyorlar, menajerler kanlarına giriyor aileleri ikna ediyorlar’ diye. 5-6 tane örneğimiz var büyük kulüplerden giden. Bizden bir tanesi de Ömer Faruk Beyaz’dı. Yanlışsız vakitte gerçek yere gitmek de çok değerli. Görüyoruz ki erken atılan adımlarda istenilen sonuçlar elde edilemiyor, hatta olumsuz sonuçlar elde edilip bu genç arkadaşlarımızın şevki kırılıp ülkelerine geri dönüyorlar. Burada kıymetli olan futbol mahareti kadar ferdî gelişim, adaptasyon, lisan bilgisi, yol yordam bilme, gidilen yeni yere adapte olma maharetine sahip olma. Olmayan pek çok oyuncumuzun üzülerek geri geldiğini görüyoruz. Bu da aksi bir tesir yapıyor. Cazibe merkezi haline gelinmeli, çocuklar cesaretlensin, Harika Lig ekiplerinde oynayabiliriz niyeti olsun… Bir de çok büyük yetenek olarak gördüğümüz oyuncuların yurt dışına gidip 1-2 yıl içinde hüsranla geri dönmeleri tam karşıtı etkiyi yapıyor. O yüzden hakikat balansı yakalamak gerekiyor.
Tahir hocama teşekkür ediyorum fakat ‘elveda’ demiyorum zira onunla yapacak öteki işlerimiz var. Sedat hocaya da ‘hoş geldin’ diyorum. Allah hepimizin yolunu açık etsin, bahtımız bol olsun, hakkımızda en iyisi olsun.” dedi.
