BAŞTA İsveç ve Danimarka’da olmak üzere son devirde Kuran-ı Kerim’i gaye alan provokatif hareketlerin artması sonucu dünyadaki tüm ülkeler ortak noktada buluştu. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda (BMGK), kutsal kitaplara yönelik şiddeti memleketler arası hukukun ihlali olarak tanımlayan ve bu tıp aksiyonları şiddetle kınayan karar tasarısı kabul edildi.
TÜM ÜLKELER ‘EVET’ DEDİ
193 üyeli genel konseye Fas tarafından getirilen tasarı, oy birliğiyle onaylanırken kararın içeriğinde, dinleri yahut inançları nedeniyle bireylere yönelik her türlü şiddet hareketinin yanı sıra şahısların dini sembollerine, kutsal kitaplarına, meskenlerine, iş yerlerine, mülklerine, okullarına ve ibadethanelerine yönelik şiddet hareketleri memleketler arası hukukun ihlali olarak nitelendirildi.
DIŞİŞLERİ: KARAR DEĞER TAŞIYOR
Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, Türkiye’nin de ortak sunucusu olduğu kararın kabulünün son günlerdeki akınların akabinde değer taşıdığı ve memnuniyetle karşılandığı belirtildi.
İlk olarak Danimarkalı çok sağcı Sıkı Taraf Partisi (Stram Kurs) başkanı Rasmus Paludan, 21 Ocak’ta, İsveç’in başşehri Stockholm’deki Türkiye Büyükelçiliği önünde Kuran’ı ateşe vermişti. Akabinde yeniden Stockholm’de Irak asıllı Salwan Momika, Kurban Bayramı’nda Stockholm Mescidi önünde Kuran yakmıştı. Son olarak ‘Danske Patrioter’ (Danimarkalı Vatanseverler) isimli ırkçı küme, evvelki gün Mısır ve Türkiye büyükelçilikleri önünde Kuran yakma hareketi gerçekleştirmişti.
İSVEÇ KANUNU DEĞİŞTİREBİLİR
İsveç Başbakanı Ulf Kristersson, toplumsal medya hesabından yaptığı paylaşımda, İsveç’in karalama kampanyalarının gayesi pozisyonunda olduğunu söyledi. İsveç Dışişleri Bakanı Tobias Billström ise, Cezayir Dışişleri Bakanı Ahmed Attaf ile yaptığı telefon görüşmesinde, ülkesinde Kuran’a yönelik hücumları ‘aşağılık’ olarak niteleyerek, bunların yenilenmemesi için hareketlere müsaade veren kanunu değiştireceklerini belirtti.
AB: KURAN’A SAYGISIZLIK AÇIK BİR PROVOKASYONDUR
AVRUPA Birliği Dışişleri ve Güvenlik Siyaseti Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, giderek sıklaşan Kuran’a yönelik aksiyonlara sert reaksiyon gösterdi. Son periyotta bireylerce gerçekleştirilen aksiyonların Müslümanları rencide ettiğini vurgulayan ve öbür dini topluluklara hürmetin AB’nin temel bedellerinden olduğunu hatırlatan Borrell, “Kuran ya da kutsal kabul edilen rastgele bir kitaba saygısızlık edilmesi saldırganlık, saygısızlık ve açık bir provokasyondur” dedi.
Josep Borrell
Irkçılık, yabancı düşmanlığı ve ilgili hoşgörüsüzlük tabirlerinin AB’de yeri olmadığını vurgulayan Borrell, yazılı açıklamasında, “Din ya da inanç özgürlüklerini ve tabir özgürlüğünü içeride ve dışarıda desteklemeye devam edeceğiz. Lakin yasal olan her şey ahlaki değildir” tabirlerini kullandı. Karşılıklı anlayış ve hürmet vakti olduğunun altını çizen Borrell, “Provokatörlerin yaptığı bu hareketler sırf bizi ve toplumlarımızı bölmeye çalışanların çıkarına hizmet eder” dedi. AB’nin, dini nefret ve hoşgörüsüzlüğün teşvikinin her tipini güçlü ve kararlı formda reddettiği de Borrell’in vurguları ortasında yer aldı.
