Çağdaş yaşam stili, ne yazık ki Dünya’dan bağlarımızı giderek koparmamıza neden olabiliyor. Her gün elimizdeki teknolojik aletlerle daha fazla zaman geçirerek çimenden, denizden, topraktan uzaklaşabiliyoruz. Oysa ki, daha önceki insanlar tarım, hayvancılıkla, avcılık, toplayıcılıkla uğraşmalarının yanı gizeme günlük yaşamlarında, iş harici özel yaşamlarında da doğayla daha fazla zaman geçiriyor; her fırsatta daha önceki Türk filmlerinden de anımsayabileceğimiz üzere kendilerini çimenlere, dağlara, tepelere atıyorlardı. Hatta belki de daha sıhhatli olmalarının, daha stressiz yaşamalarının da sebebi buydu…
Şimdi ise en son ne zaman sere serpe çimlere uzandığımızı, üryan ayakla toprakta yürüdüğümüzü anımsamak güç… Ama topraklanma, bize doğayla bağ kurmamızın ne denli ehemmiyetli olduğunu anımsatıyor. En kolay tanımıyla vücutlarımızı doğrudan Dünya’ya bağlayarak onunla dengelenmek anlamına gelen topraklanma, doğal elektrik yüklerimizi de stabilize etmemizi sağlıyor. Peki, ne oluyor topraklanma yaptığımızda? Rahatlıyoruz, rahatlıyoruz, doğa ile bağımızı kuvvetlendiriyoruz, zekâmızı durgunlaştırıyor, ruh halimizi iyileştiriyoruz. Dahası, sızılarımızı dindirebiliyor, stres seviyemizi eksiltebiliyor, uyku programımızı sağlayabiliyor, bağışıklığımızı kuvvetlendirip bütüncül sıhhatimizi destekleyebiliyoruz. Bir Hayli araştırma, kronik hastalıkların, bağışıklık meselelerinin, iltihaplanmaların sebebinin doğadan, dünyadan kopuk olmayla ilişkili olduğunu dikkat topluyor ve topraklanma ile yalnızca zekasal değil fiziksel iyileşmenin de muhtemel olduğuna vurgu yapıyor.
Topraklanma yapmak zorunlu mu düşünüyorsanız hemen belirtmekte fayda var. Topraklanma, yalnızca sızılarınız olduğunda, stresli sezdiğinizde, anksiyete veya bunalım yaşadığınızda, kısaca yaşamınızda ters giden, negatif bir şeyler olduğunda müracaat etmeniz gereken bir yol değil; her zaman, olasıysa fırsat yaratabildiğiniz her an, kendinizi dünyayla bağlamak ve çok daha iyi sezmek, elektrik yüklerinizden kurtulmak için uygulamanız gereken bir pratik.
Topraklanma ile doğayla iç içe zaman geçirirken bir yandan da zekâmızı, vücudumuzu, ruhumuzu, kısaca tüm benliğimizi iyileştirebilecek olmak sizce de harika değil mi? Peki, topraklanmayı nasıl yaşamımıza dahil edebiliriz, doğayla bağ kurmak, iyileştirici eforunu sarihe çıkarmak ve bundan yararlanmak için değişik neler yapabiliriz diye merak ediyorsanız, işte topraklanma pratikleri…
Topraklanma dendiğinde adından dolayı usunuza yalnızca ellerinizin, ayaklarınızın toprakla temas etmesi geliyor olabilir. Ancak, doğa ile bağ kurmanın, enerjinizi artırmanın ve Dünya’ya bağlanmanın tek yolu toprağın kendisiyle haşır neşir olmak değil. Değişik topraklanma pratikleri için yazımızı okumaya devam edebilirsiniz. Doğrudan veya dolaylı yoldan toprakla, dünyayla yine birleşmenizi sağlayabilir; aranızdaki bağı güçlendirebilirsiniz:
İlk olarak çoğunluğun usuna geleceği gibi üryan ayakla toprak üzerinde yürüyerek vücudunuzdaki negatif elektriğin ayak parmaklarınızdan akıp gittiğini sanki yere doğru çekildiğini sezebilirsiniz.
Yeniden eş bir biçimde meyve-sebze ya da çiçek ekerek ellerinizle toprağın buluşması için fırsatlar yaratabilirsiniz. Üstelik kendiniz için alışkanlık haline getirmek isteyeceğiniz topraklanma pratiklerine çocuklarınızı da dahil ederek onların da uysallaşmasını, daha iyi sezmesini sağlayabilirsiniz.
Şayet çocuğunuz topraktan beğenmiyorsa beraber yalın ayak balçığın üzerinde de yürüyebilirsiniz. Çocukların balçığa özel bir alakalarının olduğunu da söyleyebiliriz. Aile abonelerinizi, hoşlandıklarınızı, dostlarınızı da topraklanma pratiklerinize dahil edebilir, beraber rutinler oluşturabilirsiniz.
Çimenlerin üzerine boylu süresince uzanarak ellerinizin kollarınızın bacaklarınızın hem otlar hem de toprakla bağ kurmasını sağlayabilir, vücudunuzun değişik bölgelerine de toprağın temas etmesi için fırsat yaratabilirsiniz. Böylece tüm vücudunuzun daha süratli bir biçimde topraklanmasına imkân tanıyabilirsiniz.
Ayrıca, her zaman kuru topraklanma yapmanıza da gerek yok. Su yoluyla da dünyayla yine bağlanabilirsiniz. Denizler, göller, sahiller… Serin sularda dalgalarla yüzebilir, plajda kumların üzerinde uzun ve sevinçli yürüyüşlere çıkabilirsiniz.
Şayet her zaman dışarı çıkacak süreyi bulamıyorsanız, kaygılanmanıza gerek yok. İç mekanlarda da basitçe topraklanma pratiklerini hakikatleştirebilirsiniz. Topraklanma için özel olarak üretilmiş topraklanma matlarını kullanarak ellerinizi, ayaklarınızı temas ettirebilir; topraklanma kılıfları, örtüleri ve çoraplarından da konutunuzda ya da ofisinizden yararlanabilirsiniz.
Topraklanma pratikleri ile dünya ile belki de zayıflayan bağınızı yine kurabilir, kendinizi doğayla çok daha yakın sezebilir, bedeninizin doğal korunma sistemini yine aktive edebilir, bütüncül iyileşmeye şahit olabilirsiniz. Birkaç sınamadan sonra doğanın sizi çağırdığını sezerek topraklanma pratiklerini rutinlerinizin ufalamaz bir parçası haline getirebilirsiniz, bizden söylemesi.
