Antalya’da düzenlenen Ulusal Süt Çalıştayı’nda konuşan Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, 2028’e kadar uygulanacak olan hayvancılık yol haritasının yakında paylaşılacağını söyledi. Bakan Yumaklı, “Üreticimizi koruyacak, tüketicimizi kollayacak bu yol haritasını da tekrar bölümümüzün katkılarıyla hazırlıyoruz. Kayıtlı, kaliteli, verimli, sürdürülebilir bir hayvancılık dalını daima birlikte oluşturacağız. Bir kısmını yakın vakitte uygulamaya koyduk. Lakin artık son halini aldı. Besine olan talebin giderek arttığı bu devirde üretimden pazarlamaya kadar politikalarımızı revize etmemiz gerekiyor” dedi.
ÇİĞ SÜT PLANI
Özellikle randıman ve kalitenin artırılması başlığı altında; çiğ sütte kalite ve hijyenin artırılmasına farklı bir parantez açtıklarını anlatan Bakan Yumaklı, bu toplantı vesilesi ile Çiğ Süt Hareket Planı’nı da başlattığımızı ilan etmek isterim. Hareket planımızla, süt üretiminde sürdürülebilirliğin korunması ve piyasa istikrarının sağlanmasını, üreticilerimizin güçlendirilmesini, çiğ sütün AB kriterlerine uyumlu hale getirilmesini hedefliyoruz” diye konuştu. Ulusal Süt Çalıştay’ından beklentilerinin yüksek olduğunu tabir eden Yumaklı, çiğ sütte kalite ve hijyenin en kıymetli bahislerden biri olduğunu vurguladı.
ÖRGÜTLER YETERSİZ
“Bir şeyi üretmek yetmez pazarlamak da gerekiyor” diyen Bakan Yumaklı, “Bunu ziraî örgütler yapmalı. Maalesef ziraî örgütlerimiz yetersiz. Bu işleri başarmada eksik kalıyorlar. Biz de takviye sistemlerini bu kısmı geliştirmek için kullanmak istiyoruz. Buradaki yapı güçlendikçe hem Türkiye’nin kendi muhtaçlığı karşılanacak hem de markalaşan eserlerde ihracatımızı arttırmayı hedefliyoruz” tabirlerini kullandı.
SÜTÜ KURTARACAK FORMÜLLE GELDİK
Çalıştayın iştirakçileri ortasında bulunan Tüm Süt, Et ve Damızlık Sığır Yetiştiricileri Derneği (TÜSEDAD) Lideri Sencer Solakoğlu, Türkiye’nin süt üretiminde en büyük sorununun maliyet hesaplaması ve fiyat olduğunu söyledi. Bu yüzden Antalya’ya önemli bir ön çalışma yaparak geldiklerini söyleyen Solakoğlu, “Fiyat kanayan yaramız. Süt üretimindeki tüm girdileri ayrıntılı olarak hesapladık. Hayvan sayısı ve ırkların girilmesi ile maliyetin ortaya çıktığı bir formül var. Zira üretimdeki tüm emtiaların fiyatı artıyor. Maliyet hesabının da dinamik ve sürdürülebilir olması gerekiyor” dedi.
İTHALATA GEREK KALMAZ
En değerli kümenin küçük işletmeler olduğuna değinen Solakoğlu, şöyle devam etti: “Aile işletmeleri 10-12 başla bu işi üretiyor. İneğin amortismanından traktörün tekerinin maliyetine kadar hesap gerekiyor. Aile işletmeleri olmadan sürdürülebilir bir üretim güç. Bunu da lakin gerçek maliyet üzerine plan yaparak aşabiliriz. Hayvan ithal etmemize gerek kalmaz. Aile işletmeleri büyür. Gelecek kuşaklara devrederken genişlemelerini sürdürebilir.”
ÇÖZÜM TEKLİFLERİNİ BEKLİYORUZ
Ulusal Süt Kurulu İdare Heyeti Lideri Abdülhamit Can, süt bölümünün tarımın lokomotif bölümlerinden biri olduğunu söyledi. Can, “Çalıştayda maksadımız tüm dal temsilcilerinin özgürce tahlil tekliflerini iletmesi ve daha sonra bunları değerlendirebilmek. Sürdürülebilir üretimden işlemeye pazarlamadan tüketime kadar sütün her basamağı için dalımız için rehber niteliğinde çalışmalar çıkacağını düşünüyoruz” dedi.
MARKADA TIKANIYORUZ
Türkiye’nin 200’den fazla peynir üretebildiğini lisana getiren Bakan Yumaklı, “Çok uygun peynir üreticilerine ve süt üreticilerine sahibiz. Lakin marka konusunda tıkanıyoruz. Eski yöntemlerle olmuyor. Şayet biz marka oluşturup ürettiğimiz eserleri güzel pazarlayabilirsek üreticimiz de sanayicimiz de kazanır. Peyniri ile markalaşan ülkelerden daha fazla potansiyele sahibiz” sözleri kullandı.
