TRAJİK BİR HİKAYENİN KAHRAMANI OLDU
Kimi vakit durum, bu ünlüler için bir tıp kabusa bile dönüşür. Bir an için tatilde bile rahat hareket edemediğinizi, peşinizde dolanan kameralar ve objektifler yüzünden bir köşeye sıkıştırılmış üzere hissettiğinizi düşünün.
İlk anda hoş üzere görünse de hiç de özenilecek bir durum değil bu. Böylesine boğucu bir ilgi, beğenilen ve ünlü şahıslar için doğal.
Ama o pırıltılı dünyanın merkezi sayılan Los Angeles’ta o denli bir var ki bütün bu anlatıların büsbütün dışında.
Bir vakitler o denli hoş, geleceği parlak, rahat ve varlıklı bir ömür sürdüğünde bile görmediği ilgiyi şimdiki halinde görüyor.
Şimdi ki hali nasıl mı?
Ünlü olmasına tekrar ünlü herkes onu tanıyor. Fakat eskisi üzere bakımlı değil, marka kıyafetler giymiyor, hatta bırakın o denli gösterişli malikanelerde yaşamayı başını sokacak bir konutu bile yok.
Yine de bıkmadan usanmadan paparazzi ordusu dolaşıyor peşinde. Ağzından iki söz almaya, onun imgelerini çekmeye çalışıyor hepsi.
BİR VAKİTLER HAYATI ÇOK FARKLIYDI
Bunun nedeni ise ibret verici bir hikayenin kahramanı olması. Üstelik çok trajik bir hikaye bu… Bir vakitler geleceği parlak bir model olan Loni Willison’ın hikayesi….
Bütün mal varlığını koyduğu bir market arabası, üzerinde oradan buradan bulduğu kıyafetler, çöpten topladığı yiyecekler, hatta kimi vakit çiçeklerle Los Angeles sokaklarında dolaşan 40 yaşındaki Willison, nitekim de pırıltılı dünyanın en trajik hikayelerinden birinin kahramanı.
Willison, geçtiğimiz günlerde yeniden sokaklarda ünlü market otomobiliyle dolaşırken görüntülendi. Bu kere üzerinde beyaz üzerine siyah ince çizgili askılı bir elbise vardı. Solmuş siyah bir kot pantolon, tıpkı renk çoraplar ve parmak ortası terlikleriyle yeniden sokaklarda bir şeyler arıyordu.
Bir paparazzinin ona verdiği bir kutu yoğurdu yedi. Karşısındaki fotoğrafçı durmadan deklanşöre basarken gözlerini ondan ayırmadı ancak tek söz de etmedi bu defa. Olağan yeniden manşetlere çıktı.
‘BU YARALI RUHU RAHAT BIRAKIN’
İşte bu durum da bir kere daha toplumsal medya platformlarında tartışma konusu yapıldı. Birçok kişi aşikâr ki hayatın girdabına kapılmış olan Willison’ın artık rahat bırakılması gerektiğini savundu.
Böyle düşünen kullanıcılardan biri “Neden bu, esasen yaralanmış ruhu biraz daha incitiyorsunuz? Gözlerindeki acıyı görmüyor musunuz?” diye yazarak Willison’ı daima takip eden paparazzi ordusunu eleştirdi.
Birçok kişi, Loni Willison’ın artık rahat bırakılması gerektiğini savundu. Onun sokaklarda yaşasa da kimseyi rahatsız etmeden hayatını sürdürdüğünü belirtti.
Bazı kullanıcılar da Loni Willison’ın kendisinin paparazzileri çağırmadığını onların esasen sıkıntı bir hayatı olan eski modeli bu formda taciz ettiğini savundu.
EVLİLİĞİ, HAYATINI MAHVETTİ
Willison’ın hayat hikayesi 1983 yılında California, Hemet’te başladı. Elbette bir anne ve babası vardı. Fakat onların şu an nerede olduklarını, hayatta olup olmadıklarını, kardeşleri olup olmadığını kendisinden diğer kimse bilmiyor.
Belli ki şayet aile üyelerinden hayatta kalan birileri varsa bile Willison’ın onlarla rastgele bir ilgisi kalmış değil.
Herkes onu bir fitnes modeli ve Baywatch dizisinin eski yıldızlarından Jeremy Jackson’ın boşandığı eşi olarak tanıyor ancak Loni Willson’ın kısa bir oyunculuk geçmişi de var.
2005 yılında bir dehşet dizisi olan Expose’da kamera karşısına geçti. Orada eski eşi Jeremy Jackson da rol alıyordu. Bunların yanı sıra hem bir fitnes modeli olarak yıldızını yükseltiyor hem de bir estetik kliniğinde çalışıyordu.
HAYATI, DIŞARIDAN GÖRÜNDÜĞÜ ÜZERE DEĞİLDİ
2012 yılında Jeremy Jackson’la birbirlerine aşık olup evlendiler. Gülen yüzlerine bakılırsa ikisi de gelecekten umutluydu: Fakat Willison’ı bugüne getiren yolun taşları da o devirde döşenmeye başlamıştı bile.
Willison, Jeremy Jackson ile evlenmeden evvel ve evlendiği sıralarda birçok ünlü dergiye kapak pozları da veriyordu.
Willison ve Jackson’ın dışarıdan bakıldığında keyifli üzere görünen evliliği pek de o denli değildi sonradan anlattığına nazaran.
EVLENDİĞİ ADAMDAN ŞİDDET GÖRDÜ
Kırmızı halıda, kamera karşısında onunla memnunluk tablosu sergileyen eski eşi konutlarının kapalı kapıları gerisinde şiddet uyguluyordu. Esasen evlilik 2014 yılında da sona erdi. Boşanmanın akabinde Loni Willison, biten evliliği ve eski eşi hakkında çarpıcı açıklamalar yaptı.
Eski eşi o sırada bir yarışa katılmıştı ve oradaki bayan yarışmacılardan birine şiddet gösterdiği ortaya çıkınca diskalifiye edildi.
O sırada Loni Willison, kelam konusu bayan yarışmacıyı Jeremy Jackson aleyhine yasal süreç başlatması için teşvik etti. Bunu neden yaptığını da şöyle anlattı: “Keşke vaktinde bana şiddet uyguladığında ben de bunu yapsaydım:”
Loni Willison’ın söylediğine nazaran evlilikleri sırasında bir seferinde Jackson kendisini boğmaya çalıştığını ileri sürdü. Bira şişeleriyle TV ekranını kırdığını da ekledi.
Elinde bunları kanıtlayan imgeler olduğunu da söyledi Willison. Esasen onun bu tezini Los Angeles polis kayıtları da doğruladı.
Willison’ın söylediğine nazaran o itişme sırasında iki tane kaburgası kırıldı, boynu incindi, bedeninde ve yüzünde bereler meydana geldi. Lakin Willison dava açmadığı için olay kapandı. Jackson bütün bu yaptıkları yüzünden ceza almadı.
‘KORKTUĞUM İÇİN ŞİKAYETÇİ OLMADIM’
Loni Willison, 2015 yılında İngiliz The Sun gazetesine verdiği demeçte “Ondan şikayeçi olmadım zira korktum. Duygusal olarak berbat bir noktadaydım ve Jeremy’nin mahpusa girmesini istemedim” diye konuştu.
Ama sonra Jackson, katıldığı müsabakada rakibi olan bayana da şiddet uygulayınca onu şikayetçi olması için teşvik ettiğini böylelikle eski eşinin bu davranışlarının bir ceza almasını umduğunu kelamlarına ekledi.
Loni Willison’ın anlattığına nazaran eski eşi boğazını sıkıp kendisini boğmaya çalışmasından bir gün evvel bir elektronik posta gönderdi. Oradaki rap müziğinin içeriğinde “Jackson’ın Willison’ı öldürmek istediğine” dair kelamlar yer alıyordu.
Willison, eski eşi Jeremy Jackson hakkındaki bu şoke eden açıklamalarının akabinde sözün tam manasıyla ortadan kayboldu. Ta ki üç yıl sonra bir market otomobiline doldurduğu eşyalarıyla Los Angeles’ın art sokaklarında ortaya çıkana kadar.
Onu o biçimde görenler bir sefer daha şoke oldu: Zira eski halinden eser yoktu. Pislik içindeydi, çöpten beleniyordu ve en berbatı de evsizdi!
RUH SIHHATİ BOZULDU, İŞİNİ KAYBETTİ VE EVSİZ KALDI
Aslında onu o noktaya getiren, kocasından boşanması olmamıştı yalnızca. 2016 yılına kadar bir estetik cerrahi merkezinde asistan olarak çalışıyordu.
Bir orta emlakçılık da yaptı. Lakin yöntem adap ruh sıhhatiyle ilgili sıkıntılar yaşamaya başladı. Hatta bu meseleler sözün tam manasıyla onu esir aldı. Üstelik berbat alışkanlıklar da bir yandan. Sonunda da 2016 yılında büsbütün çöküş geldi.
Sonradan anlattığına nazaran yaşadığı apartman dairesine girdiğinde kendisine elektrikle azap ediliyor üzere hissediyordu. Bunu da yaşadığı sıkıntılara bağlıyordu Willison.
“Evimde azaba uğruyordum. Yalnız yaşıyordum ancak güya konutuma girince biri bana elektrik veriyodu” diye anlattı. Bu durumu da “Gerçekten son derece korkunçtu” diye tanımladı.
Belli ki o sırada gerçeklerle bağı büsbütün kopmamıştı Willison’ın. O periyoda dair anlattığı bir diğer detay var ki o da eski modelin ruh sıhhatini gözler önüne seriyor: ” Bir gün ensemde kırmızı bir iz fark ettim. Bunun bana verilen elektrikten kaynaklandığını düşündüm.”
İşte o noktadan sonra da işini kaybetti Loni Willison, Meskeninin kirasını ödeyemediği için sokağa atıldı. Artık sokaklarda yaşayan bir evsizdi!
?
‘BEN KİMSENİN UMURUMDA DEĞİLİM’
Peki ya kimse Loni Willison’a yardım etmeye çalışmıyor mu? Elbette bunun için uğraşanlar var. Ancak o her seferinde bütün bu yardım tekliflerini geri çeviriyor. Söyledikleri işe şöyle: “Ben kendi başıma yaşayabiliyorum. Gereksinimim olan her şey burada.”
Loni Willison, yiyecek içecek konusunu nasıl çözdüğünü de şöyle tabir etti bir defasında: “Orada burada param var. Mağazaların yakınındaki çöp kutularında da yiyecek var. Oralarda her şeyi bulabilirsiniz.”
Sonra da duyanın içini sızlatan şu sözlerle sürdürdü konuşmasını “Ben kimsenin umurunda değilim. Onları görmek istemiyorum, onlar da beni görmek istemiyorlar. “
Willison başını sokacak bir konutu olmayan sokaklarda yaşasa da market otomobilini kimi vakit çöpten bulduğu çiçeklerle renklendiriyor.
