Enerji ve Doğal Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, dün Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde düzenlenen Orta Vadeli Program (OVP) tanıtım toplantısının akabinde bugün gazetecilerin sorularını cevapladı. Bayraktar, OVP genelinde güçle alakalı üç temel hedefe hitap etmeye çalıştıklarını belirterek, “Bir tanesi güçte natürel ki sürdürülebilir bir arz güvenliğini sağlamak istiyoruz. Aslında bizim bu ulusal güç planlamamızda uzun periyot yani 30 yıllık güç planlamamızın da en temel noktalarından bir tanesi. OVP’de de en değerli konulardan birisi. Bu arz güvenliği sürdürülebilir bir biçimde sağlamak için elbette ki dışa bağımlılığı azaltmak var. Bunun içerisinde ve artık ajandamızda dün de değerli yapısal noktalardan biri olarak söz edildi yeşil dönüşüm. Yani Cumhurbaşkanımızın konuşmasında sıkça vurguladığı 2053 karbon nötr bir iktisat olma amacı doğrultusunda bir yeşil dönüşüm, güç dönüşümünden bahsediyoruz” diye konuştu.
“EN DEĞERLİ ÖGELERDEN BİR TANESİ YENİLENEBİLİR GÜCÜN KULLANIMI”
Enerji dönüşümünün en değerli ögelerinden birinin yenilenebilir güç kullanımı olduğunu bildiren Bayraktar, “Bunda biraz daha agresif maksatlarla yürüyoruz. Bilhassa rüzgar ve güneşte her yıl 5 bin megavatlık bir konseyi güçle önümüzdeki 12 yılı aslında biz planladık lakin bu Orta Vadeli Program’da da ilgili yıllarda bu yatırımları yapmak istiyoruz. Elbette burada ulusal ve milletlerarası yatırımcılar olacak. İşte Körfez ziyaretimizin en değerli kapsam unsurlarından bir tanesi buydu. Onun dışında bu dışa bağımlılığı azaltma manasında petrol ve doğal gaz arama ve üretim faaliyetlerinin hızlandırılması var. İşte Sakarya gazı, Gabar petrolü üzere lakin bütün bunların yanında bunlara ilaveten ulusal petrol ve gaz şirketlerimizin yurt dışında yapacakları faaliyetler, iştirakler. Yani bilhassa Irak doğal gazının, Irak petrolünün Türkiye’ye gelmesi ve bizim orada daha faal bir rol almamız kelam konusu olabilir” değerlendirmesinde bulundu.
“TÜRKİYE ÇOK SÜRATLİ BİR FORMDA MADENLER VE YER ALTI KAYNAKLAR TARAFINDA NET İHRACATÇI POZİSYONUNA GELMEK İSTİYOR”
Programın içerisinde nükleer gücün de yer aldığını söyleyen Bayraktar, “Zaten ulusal güç programımızda da vardı ve madencilik var. Doğrusu Türkiye çok süratli bir biçimde madenler tarafında ve yer altı kaynaklar tarafında net ihracatçı pozisyonuna gelmek istiyor. Bu türlü bir maksat kendimize koyduk. Ve bütün bu maden kaynaklarının milletlerarası standartlarda aranarak iktisada kazandırılması gayesi ve programı var. Elbette bunu sorumlu madencilik prensipleri çerçevesinde gerçekleştirmek, etrafla uyumlu biçimde gerçekleştirmek istiyoruz. Bütün bunları yeniden bu siyaset, önlemler başlığı altında şayet pahalandırmak gerekirse orada stratejik ekonomik ve ticari ilgilerin geliştirilmesi, güç ve besin arz güvenliğinin temini, bölgesel bağlantısallığının arttırılması, uzak kıtalarla bağların kuvvetlendirilmesine yönelik siyasetler, ulusal öncelikler doğrultusunda aktif ve bütüncül bir biçimde sürdürülecektir sözü kelam konusu. Ve devamında öncelikli kesimlere yönelik ticari ve ekonomik münasebetler, Türkiye’nin bir güç ve lojistik merkezi haline getirilmesi maksadı kapsamında derinleşip çeşitlendirilecektir. Programın değerli ögelerinden bir tanesi” formunda konuştu.
“TÜRKİYE DOĞAL GAZDA 2028 YILINA KADAR 150 MİLYAR METREKÜP YILLIK GİRİŞ KAPASİTESİNE SAHİP OLACAK”
İstanbul Finans Merkezi’nde güç ve maden ile alakalı şirketlerin de yer alacak olmasına değinen Bayraktar, “Özellikle Trakya Doğalgaz Merkezi çok konuşuldu. Türkiye şu anda geçmiş yıllarda bilhassa doğal gaz altyapısına yaptığı yatırımlarla Karadeniz doğal gazının tam manasıyla da üretime girmesiyle birlikte 2028 yılına kadar 150 milyar metreküp yıllık giriş kapasitesine sahip olacak doğal gazda. 2023, bizim tahminlerimizce 51 milyar metreküpte bitecek. Yani tükettiğinin çok ötesinde birçok farklı kaynaktan, ki önümüzdeki devirde farklı ülkelerden gelen yaklaşık 7-8 tane farklı boru sınırıyla farklı ülkelerden de gaz kaynakları bunlara ek olabilir. Artabilecek LNG ile, sıvılaştırılmış doğal gazla da çeşitlenmiş, hasebiyle aslında onlarca farklı ülkeden kaynağın ülkemize geldiği bir altyapıya sahibiz şu anda” sözlerini kullandı.
“doğal gaz DEPOLAMA KAPASİTESİNİ DE ARTIRMAYA YÖNELİK AMAÇLARIMIZ VAR”
Doğal gaz depolama kapasitesini de artırmaya yönelik gayeleri olduğuna değinen Bakan Bayraktar, “Bu önümüzdeki periyotta bütün bunları bir ortaya getirdiğinizde aslında zaten doğal olarak Türkiye doğal gaz manasında ticaret merkezi, hem fiziki manada olmuş olacak. Münasebetiyle Trakya’da daha fiziki doğal gaz merkezinden bahsediyoruz. Yani orada depolarıyla, boru çizgilerinin birbiriyle olan irtibatını sağlamış olarak lakin Ataşehir’deki finans merkezinde, bunun ticaretinin yapıldığı ve Türkiye’de bir tahminen İstanbul gaz endeksi diyebileceğimiz doğal gaz referans fiyatının oluştuğu bir merkezden bahsediyoruz. Lakin Cumhurbaşkanımızın vizyonunda şu var; bunu biraz daha öteye taşıyıp, madenleri de, metalik madenler önümüzdeki periyotta çok daha ağır konuşulan, aslında şu anda konuşulacak olan kritik madenler. Bilhassa depolama teknolojileri, yeni teknolojilerdeki kritik madenlerin, stratejik madenlerin de içerisinde olabileceği, Türkiye’nin daha güçlü olduğu madenlerin tahminen birinci etapta ticaretinin ve referans fiyatlamasının yapılacağı daha kapsamlı bir borsası halinde bir amaç önümüzde var” dedi.
