Askeri analistler, Çin Devlet Lideri Xi Jingping’in Tayvan’ın işgaline yol açabilecek ve Amerika Birleşik Devletleri’ni Üçüncü Dünya Savaşı’na sürükleyebilecek bir atılımla Çin ordusunda kritik değişiklikler yaptığını sav ediyor.
SAVAŞMAYA HAZIR İSİMLER İSTİYOR
‘China Is Going to War’ kitabının yazarı Gordon Chang Business Insider’a yaptığı açıklamada Çinli önderin ordunun denetimini ele geçirmeye çalıştığını öne sürerek, “Xi ordudaki birçok üst seviye ismin savaşmak istemediğini düşünüyor ve bunların savaşmaya hazır ve istekli isimlerle yer değiştirmesi gerektiğine inanıyor” dedi.
BÖLGEDE TANSİYON YÜKSELİYOR
Pekin idaresi Tayvan’ın Çin’in bir kesimi olduğunu sav ederek “barışçıl yine birleşme” ismi altında Tayvan’ın yönetimini eline almayı istiyor. Bu doğrultuda güç kullanmaktan çekinmeyeceğini söz eden ülke son periyotta Hindistan ile ortak sonları boyunca düşük seviyeli çatışmalar yaşadı ve Japonya ile Filipinler üzere ülkelerle etraftaki adalar konusunda uyuşmazlıklara düştü.
Ancak Pekin birebir vakitte Hindistan ile ortak hudutları boyunca düşük seviyeli çatışmalara ve Japonya ve Filipinler ile yakın adalar konusunda yaşanan uyuşmazlıklara da karıştı.
GÖREVDEN ALINAN İSİMLER SAVAŞMAK İSTEMEYEN KİŞİLER
2012’de iktidara geldiğinden bu yana orduda bir dizi kıymetli değişikliğe imza atan Xi Jingping, 29 Aralık 2023’te ABD istihbaratının kökünü kazımak için yapıldığını öne sürdüğü bir atılım ile dokuz üst yetkiliyi tek seferde misyondan aldı.
Chang bu mazeretin hakikat olmadığını öne sürerek, “Öyle olsaydı hepsi misyondan alınırdı” dedi ve misyondan alınan isimlerin aslında savaşa girme konusunda isteksiz bireyler olduğunu öne sürdü.
Chang tezini güçlendirmek için Tayvan’ın işgaline karşı ihtarda bulunan ve 2022 yılının Şubat ayında ertelenmiş bir mevt cezasına çarptırılan Çin Hava Kuvvetleri Generali Liu Yazhou’yu örnek gösterdi.
TAYVAN SEÇİMLERİ BARDAĞI TAŞIRAN SON DAMLA MI?
Pekim idaresi son yıllarda komşuları ile sık sık tansiyon yaşıyor. Donanmasının Filipinli gemilerle yakın temasa geçmesi, Senkaku Adaları konusunda Japonya ile yaşanan tansiyon bölgede tansiyonu adım adım yükseltirken Tayvan’da geçtiğimiz hafta sonu yapılan seçimler bardağı taşıran son damla oldu.
Tayvan’ın yeni önderi oyların yüzde 40’ını alan iktidardaki Demokratik Kalkınma Partisi’nin (DPP) adayı Lai Ching-te oldu. Çin ile egemenlik ihtilafında olan Tayvan’ın bağımsızlığını savunan Lai’nin zaferi Çin tarafından hiç beğenilen karşılanmadı.
Çin Dışişleri Bakanlığı Tayvan’ın Demokratik İlerleme Partisi’ni (DPP) destekleyen ülkeleri uyardı, Lai’nin cumhurbaşkanı seçilmesini tebrik eden ülkeleri de kınadı.
Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi de gazetecilere, “Tayvan hiçbir vakit bir ülke olmadı, ne geçmişte oldu, ne de gelecekte olacak. Tayvan’ın bağımsızlığı hiçbir vakit mümkün olmadı, geçmişte de mümkün olmadı ve gelecekte de asla mümkün olmayacak. Tayvan adasında Tayvan’a bağımsızlık kazandırmak yahut Çin topraklarını bölmek isteyen herkes, tarih ve kanunlar karşısında en ağır biçimde cezalandırılacak” dedi.
3. DÜNYA SAVAŞI UYARISI
Xi Tayvan’ı alma niyetini ABD lideri Biden’ın yüzüne direkt söyleyip, son periyotta sert açıklamalarda bulunsa da bölgede yeni bir savaşın ateşini yakacak birinci kıvılcımın nereden geleceğini bilmek neredeyse imkansız.
Chang Insider’a yaptığı açıklamada, Ukrayna’da devam eden savaş, Gazze’deki acımasız katliam ve Afrika’da yaşanan isyanlara dikkat çekerek “çatışmaların dünya çapında birçok cepheye yayıldığını, Üçüncü Dünya Savaşı için kaidelerin oluştuğunu” öne sürdü.
Asya’da başlayacak bir çatışmanın Batı ülkelerini de sürükleyeceği öngörüsünde bulunan Chang “1930’larda İkinci Dünya Savaşı’nın yaklaştığı devirdeki dinamikler bugün de mevcut ve bu büsbütün mümkün” dedi.
