Bolat, yıl sonu için 265 milyar dolarlık ihracat gayesi olduğunu hatırlatarak, “Türkiye, global seviyede yaşanan tüm aksiliklere karşın son 11 çeyrektir kesintisiz büyüme performansını sürdürmüştür. Üreticimizi, sanayicimizi, çiftçimizi ithalat baskısına ve haksız rekabete karşı daha aktif bir halde koruyacağız. Ticaretteki paydaşlarımız olan sanayi, ticaret ve deniz ticaret odaları, ticaret borsaları, esnaf-sanatkâr odaları ve kooperatiflerle yakın irtibat ve işbirliği ile mesleksel düzenlemeleri geliştireceğiz.Serbest Bölgelerimizin sayısını 25’e çıkaracak ve bölgelerin yüksek teknolojili eser ihracatını artıracağız” dedi.
KOBİ’LERİN İHRACATTAKİ HİSSESİ YÜKSELECEK
“Ülkemizin global mal ihracatından aldığı hissesi yüzde 1.2’ye, global hizmet ihracatından aldığı hissesi yüzde 2.1’e yükselteceğiz” diyen Bakan Bolat, şöyle devam etti: “Yüksek ve orta-yüksek teknolojili eser ihracatının hissesini yüzde 50’ye yükselteceğiz. ’lerin ihracattaki hissesini yüzde 40’a çıkaracağız. Türkiye e-ihracat platformu ve e-kolay ihracat üzere kanallarla e-ihracatın toplam ihracattaki hissesini yüzde 10’a çıkaracağız. İhracatı 1 milyar doların üzerinde gerçekleştiren vilayet sayısını 40’a, 5 milyar doların üzerinde ihracat gerçekleştiren vilayet sayımızı 15’e, 10 milyar doların üzerinde ihracat gerçekleştiren vilayet sayımızı 10’a yükseltmeyi hedefliyoruz.”
RESESYON VURGUSU
Bakan Bolat konuşmasında tüm aksiliklere karşın Türkiye’nin büyümede müspet tarafta ayrıştığının altını çizdi. Ömer Bolat, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Dünyayla rekabet edebilecek bir güce ulaşmak, lakin ve lakin üretime dayalı bir iktisatla mümkündür. Bu doğrultuda, bugüne kadar olduğu üzere bundan sonra da firmalarımızın, bölümlerin ve en nihayetinde Türkiyemizin kalkınması için var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz. Gelişmiş ülkelerin sıkılaştırıcı para siyasetleri, yüksek enflasyon ile birlikte düşen talep, jeopolitik tansiyonların besin başta olmak üzere fiyatlarını tetiklemesi global resesyon telaşlarını artırmaktadır. Ülkemiz iktisadı ise global seviyede yaşanan tüm bu aksiliklere ve millet olarak yaşadığımız büyük sarsıntı felaketine karşın, 2023 yılının birinci çeyreğinde de yüzde 4 büyüyerek, son 11 çeyreklik kesintisiz büyüme performansını sürdürmüştür.”
‘KAYNAK TRANSFERİ ENDÜSTRİYE YAPILMALI’
İSO İdare Şurası Lideri Erdal Bahçıvan ise yaptığı konuşmada eylülde açıklanacak Orta Vadeli Plan’a (OVP) değinerek, “Çok önemsediğimiz OVP’den beklentimiz, makro-finansal istikrarımızı güçlendirmek için bir yol haritası ortaya koyması, finansmana erişim üzere kısa vadeli problemlerimizde gerçekçi tahlillere taban hazırlaması ve tahminen de en kıymetlisi, mevcut global rekabet ortamında endüstrici ve ihracatçımızın gereksinim duyduğu yapısal ıslahatları içermesidir” dedi. Programın kararlılıkla uygulanmasının çok değerli olduğunu vurgulayan Bahçıvan, konuşmasına şöyle devam etti: “Geleceği güçlü bir biçimde dizayn edebilmek için kesinlikle ve kesinlikle farklı, güçlü yatırımlara gereksinim var. En değerli kaynak transferini, Türkiye’nin yarınlarını oluşturacak, katma bedeller verecek, yaratacak, nitelikli istihdam oluşturacak olan sanayi yatırımlarına yoğunlaştırmalıyız. 400’lü CDS düzeylerinin bizim istek ettiğimiz kaliteli ve uzun vadeli kaynak akışı için kâfi olmadığını da kabul etmeliyiz. Onun için bizim sabırla bu itimadı oluşturacak ve bu itimadı asla ve asla soru işaretlerine dönüştüremeyecek istikrarlı bir tavır içinde olmamız gerekmektedir.”
