Dünyada Batılı ülkelerin ekonomik üstünlüğünü dengelemek ve yeni çekim merkezi oluşturmak için Rusya ve Çin’in öncülüğünde 2001 yılında kurulan Şanghay İşbirliği Örgütü’ne dün İran da tam üye olarak kabul edildi.
ONLINE ZİRVE
İlk planlara nazaran Hindistan başşehri Yeni Delhi’de üye ülke başkanlarının canlı iştirakiyle yapılması planlanan tepe son anda format değiştirerek görüntü konferansa çevrildi. Yapılan değişiklikte Rusya Devlet Lideri Vladimir Putin’in Ukrayna savaşı yüzünden içinde bulunduğu hassas durumun dikkate alındığı konuşuluyor.
İbrahim Reisi
PUTİN DE KATILDI
Rusya önderi Vladimir Putin’in ŞİÖ doruğuna görüntü konferans formundaki katılması dahi oturuma damgasını vurdu. Rusya’daki paralı Wagner ordusunun 24 Haziran ayaklanmasından bu yana Putin birinci kere milletlerarası bir aktiflikte uzunluk göstermiş oldu. Rusya’ya karşı Batı merkezli hibrit savaş yürütüldüğünü, ülkesinin bunun üstesinden geleceğini belirten Putin, Rus halkının ayaklanmaya karşı durduğunun altını çizerek Çin ile artan ticarette yüzde 80 oranında ulusal para ünitelerinin kullanıldığına işaret etti.
Vladimir Putin
ÜYE SAYISI 9 OLDU
Putin’in konuşması akabinde Çin başkanı Şi Cinping ile Hindistan Başbakanı Narendra Modi, Şanghay İşbirliği Örgütüne İran’ın kabul edildiğini resmen ilan etti. İran’ın örgüte üye olmasıyla tarihi adım vurgusu yapılarak, “İran’ın üyeliği Şanghay örgütüne müspet ivme kazandıracaktır” dendi. Ortak açıklamada ayrıyeten Rusya’nın eski Sovyet cumhuriyetleri ortasında bir numaralı müttefiki Belarus cumhuriyetinin de hızlandırılmış süreçle örgüte kabul edilmesi çalışmaları başlatıldığı belirtildi. İran’ın da ŞİÖ’ye katılmasıyla üye ülke sayısı dokuza çıktı. Bunlar Çin, Rusya, Hindistan, İran, Pakistan, Kazakistan, Özbekistan, Kırgızistan ve Tacikistan.
Şi Cinping
TÜRKİYE, ŞİÖ’DE DİYALOG ORTAĞI
Türkiye’nin Şanghay İşbirliği Örgütünde Haziran 2012 tarihinden buyana “diyalog ortağı” tarifi altında gözlemci statüsü bulunuyor. Rusya ve Çin, Türkiye’nin günün birinde tam üye olup olmayacağı sorusuna “Bir ülkenin ŞİÖ’ya katılabilmesi için bilhassa askeri öbür ittifaklarda yer almaması gerekiyor” yaklaşımını sergilemişti.
