İsrail’e karşı soykırım davası başladı. Bu davayı desteklediğinizi söylediniz. Artık meclisten ihraç edilmeniz kelam konusu. Bu süreçle ilgili ne düşünüyorsunuz ve sizce İsrail hükümeti neden sizi Knesset’te istemiyor?
“İSRAİL’İN GAZZE’DEKİ TAARRUZLARI SORGULANMALI”
Öncelikle beni ağırladığınız için teşekkür ederim. Öncelikle şunu söylemem gerekir ki milletlerarası ceza mahkemesindeki dava İsrail’e değil, İsrail hükümetine karşı bir dava. Münasebetiyle benim Güney Afrika’ya dayanağım İsrail’e karşı değil, İsrail hükümetine karşı. Bu hükümet, İsrail hükümeti hem İsrail’e hem de İsraillilere karşı. Bu benim Filistinlilere adalet için gayretimin bir kesimi olduğu üzere İsraillilere adalet için de gayretimin modülü. Bu benim başından bu yana söylediğim bir şey. Güney Afrika’nın açtığı davada imzaladığım bildiri İsrail hükümetinin kategorik olarak soykırım hatalısı olarak gösterilmesi için değil. Bunun soruşturulması için atılmış bir imza. İsrail 70 yıldan fazla vakittir soykırıma karşı ortak bir fikre sahip. İsrail buna katılan birinci ülkelerden biri. Öbür ülkeler manasında da milletlerarası hukuka karşıtlık kelam konusu olduğunda bilhassa kimse hukuka alışılmamış davranmamalı. Bu yüzden İsrail hükümetinin taarruzları memleketler arası bağımsız, tarafsız mahkemelerce soruşturulmalı. Bu işin bir tarafı. Öbür tarafı, ki bu daha da kıymetli. Ben başından bu yana Hamas’ın katliamlarına karşı olduğumu söyledim. 7 Ekim’deki akınlara karşıyım tabi ki. Bu insanlık dışı bir kabahatti. Bunu hiçbir şey yasallaştıramaz. Ne işgal ne de Gazze’de yaşananlar. Tıpkı vakitte Gazze’de yaşananları da hiçbir şey yasallaştıramaz. Zira başından beri söylediğimiz üzere, öldürülen 23 bin bireyden birçoğu, bunların çoğunluğu yüzde 70’den fazlası ya çocuk ya da bayan. Bu kabul edilemez.
“PROTESTO HAKKIMIZ ELİMİZDEN ALINDI”
Dolayısıyla partililerimiz ve ben hem Knesset’te hem de dışında bu savaşa karşı protestolar gerçekleştiriyoruz ancak Hamas’a karşı da protestolar gerçekleştiriyoruz. Ateşkes, barış, esir takası, İsrailli rehinelerin hayatının kurtarılması için çalışıyoruz. Ve engelleniyoruz, protesto etme hakkımız elimizden alındı. Protesto etmek neredeyse yasak. Cumartesi günü yapacağımız hareket için müsaade alamadık.
“İSRAİL REHİNELER İÇİN HİÇBİR ŞEY YAPMIYOR”
Eğer protesto edemiyorsak İsrail içinde bu demektir ki bizim Milletlerarası hukuka başvurarak İsraillilerin hayatlarını müdafaamız gerekiyor. Birebir vakitte hükümet tarafından kurban edilen İsrailli askerlerin ve İsrailli rehinelerin de ömürlerini müdafaamız gerekiyor. İsrail hükümeti rehinelerin hayatını korumak için hiçbir şey yapmıyor. Ben herkesin inançta olmasını istiyorum. Ne yazık ki Güney Afrika’daki davet bunun sonuçlarından biri üzere duruyor.
Vekilliğinizin düşürüleceğini düşünüyor musunuz? Ve bu durumda ne yapacaksınız?
“MİLLETVEKİLLİĞİM DÜŞÜRÜLECEK”
Bence evet. Yüksek mahkemenin bunu kabul edeceğini düşünmüyorum lakin zira bir yasal desteği yok. Bu büsbütün siyasi bir dava. Bir Knesset üyesinin düşürülmesinin tek sebebi, o üyenin terörü, ırkçılığı ya da İsrail’e zıtlığı desteklemesidir. Bunların hiçbiri benim yaptığım bir şey değil. Fakat benim vekilliğimin düşürülmesinin yüksek mahkemeden de geçmesi durumunda ben de Türkiye’ye gelir tatil yaparım.
Lahey’deki mahkemenin nasıl sonuçlanacağını düşünüyorsunuz?
Hiç bilmiyorum, gerçekten bilmiyorum. Ancak tek umduğum hem Filistinliler hem de İsrailliler için onların hayatları için milletlerarası ceza mahkemesinin savaşın durdurulmasına karar vermesini istiyorum. Bu bahiste hiç optimist değilim ancak o denli olmasını diliyorum.
Size ve savaş karşılarına takviye verenler olduğunu söylediniz. İsrail’de savaş zıtları neye maruz kalıyor?
“İSRAİL’DE SAVAŞA KARŞI ÇIKMAK YASAK”
Savaşın başından beri savaşa karşı hal almak yasak. Hamas’a takviye için değil, biz Hamas’a karşıyız fakat Filistinlilere dayanak verenler üniversitelerden atıldı, işlerinden atıldılar. Hekimler hastanelerden atıldı, öğretmenler atıldı. Bazıları gözaltına alındı, tutuklandı. Soruşturmaya tabi tutuldular. Dışarıda kalanların da protesto etme hakkı engelleniyor. Savaşa karşı çıkmak yasak. Hem Arap kentlerinde hem de İsrail’de Tel Aviv’de barış daveti yapmak, ateşkes daveti yapmak, rehinelerin kurtarılmasını istemek yasak. İsrail’de protesto edenler, rehinelerin salınmasını ve ateşkes istiyorlar ancak bunların hepsi engelleniyor.
Bu rehinelerin aileleri için de geçerli mi?
Aileler için biraz daha hassas olduklarını söyleyebilirim ancak mesela 2 hafta evvel bu türlü bir olay da oldu. Knesset’in karşısında Hamas tarafından öldürülen İsrailli ailelerinin kurduğu bir çadır vardı. Lakin sonra birtakım Netanyahu destekçisi bu çadır yakmaya çalıştı Beşerler içindeyken. Bunlar Netanyahu’nun destekçileri. Ayrıyeten ailelerden kimileri da tutuklandı. Yani şunu söyleyebilirim, evet rehine ailelerine karşı polis o kadar makus davranmıyor o kadar şiddet yanlısı davranmıyor lakin onlara karşı da üstün kibar değiller.
Siz, Gazzelilerin birden fazla paktır dediniz. İsrailliler bu hususta ne düşünüyor?
“FİLİSTİNLİLERİN HEPSİ HATALI DİYORLAR”
Hükümetteki koalisyon, ‘Gazze’de hiç suçsuz insan yok’ diyor. İsraillilerin birçok da bunun bu türlü olduğunu düşünüyor. Bu çok berbat bir fikir zira bu Filistinlileri, Gazzeli çocukları şeytanlaştırmaktır ve bu onların öldürülmesini yasallaştırmaktır. Ben bu türlü bir şeyi asla kabul etmiyorum. Hiçbir yerde “kimse suçsuz değil” diye bir şey olmaz. Her millette âlâ ve berbatlar vardır. Irkçı değilseniz asla bir ülkedeki herkesin hatalı olduğunu söyleyemezsiniz.
İsrail’deki rejim birçok açıdan güney Afrika’daki Apartheid’a benzetiliyor. Bu nedenle Güney Afrika da bu davayı açtı. Siz bu benzerlik hakkında ne düşünüyorsunuz?
“İSRAİL’DEKİ REJİM AFRİKA’DAKİ APARTHEID’A BENZİYOR”
Temelde İsrail’in Filistin’de uyguladığı rejimin Güney Afrika’daki Apartheid’la çok misal tarafları var. Kimi uygulamalar İsrail’de var kullanılıyor. Fakat baktığımızda Afrika’daki tabi ki daha makus. Buna rağmen korkarım, Güney Afrika’daki Apartheid rejimiyle İsrail’deki mevcut rejim çok çok emsal. Hasebiyle bu sisteme karşı savaşmak bizim uğraşımızın sebeplerinden biri, eşitlik ve her türlü yüksek zümrenin var olmasına karşı çıkmak. Yahudi üstünlüğü ya da Arap üstünlüğü olmamalı.
