Nefise Karatay’ın sorularını yanıtlayan Müftüoğlu, 2000’li yılların başında, Ankara Numune Hastanesi’nin başhekimi olarak çalıştığı periyot ortak arkadaşlarından Aksu’nun hastalandığını öğrendiğini söyledi.
Aksu’yla bir türlü bir ortaya gelemediklerini lisana getiren Müftüoğlu, ilerleyen süreçte sanatkarın kendisini telefonla arayıp “Çok hastayım, hayatımla ilgili önemli telaşlarım var” dediğini aktardı ve kelamlarını şöyle sürdürdü:
“En kısa vakitte geleceğim deyip kapattım telefonu. Ancak önemli ölçüde üzüldüm. Moral vermek için geri aradım. ‘Şarkılarınızın altında söz-müzik Sezen Aksu yazıyor. Nitekim siz mi yazıyorsunuz, öbürleri yazıyor siz kendi isminizi mı koyuyorsunuz?’ diye sordum. ‘Olur mu o denli şey, ismim yazıyorsa benimdir’ dedi lakin rahatsız da oldu bu sorudan. ‘Bu kadar hoş kelam yazıp müzik yapabilen birisi, hakikaten harika birisidir. Allah’ın mucize kısmetleri bu insanlara ayrılmıştır. Siz bu mucizelerden kesinlikle nasiplenirsiniz. Mevtten korkmayın, kolay kolay ölmezsiniz’ dedim. Çok güzeline gitti. Sonra tekrar aradı, ‘Çok güzel geldiniz bana, buluşmak için ivedi etmeyin’ dedi.”
