Usta oyuncunun vefaat haberini CHP Eski İstanbul Milletvekili, gazeteci Barış Yarkadaş toplumsal medya hesabından şöyle duyurdu:
Yılmaz Güney’in yakın dostu, sinema sanatkarı Süleyman Turan, sabah saatlerinde ömrünü yitirdi. Turan, ATV’de hazırlayıp sunduğu Kayıp Aranıyor programında, gözaltında kaybedilen Ali – Ayhan Efeoğlu kardeşlerin hikayesine de yer vermiş, bu yüzden programı kaldırılmıştı.
Süleyman Turan kimdir?
Süleyman Turan, 19 Kasım 1936 tarihinde İstanbul Kadıköy’de doğmuştur. Gerçek İsmi Süleyman Başturan’dır. Birinci, orta ve liseyi Kadıköy’de okudu. Liseyi Haydarpaşa Lisesi’nde bitirdi. Daha küçük yaşlarda sanata karşı meraklı olduğu için halkevlerine girer çıkardı. Oralarda çalışmalar yapan fotoğraf hocalarının atölyelerine katılır fotoğraf yapmayı öğrenirdi.
Daha sonra İstanbul Üniversitesi ingiliz Filolojisine girer, lakin üçüncü sınıfa kadar okuyabildi.
Yedek subay olarak askere gitti. O sırada Kore savaşı vardır. İstekli olarak Türk birliğine katılır ve Japonya’ya sarfiyat. Bir gün, Japonya’da askerler ortasında bir yetenek müsabakası düzenlenir. Bu müsabakaya Türk askerler ingilizce yazılan bir piyes ile katılır ve oyun birinci seçilir. Bu onun sahne sanatlarına başladığı birinci denemesi olmuştur. Tekrar bir gece Tokyo’da bir gece kulübüne gittiklerinde bir sinema çekimine şahit olurlar. Brezilya-Japonya co-prodüksiyonu olan bir sinemadır bu. Bu sinemada figüran olarak oynar. Askerliği bitmesine karşın Türkiye’ye dönmez ve uzun bir mühlet uzak doğu ve Amerika’da macera yaşar.
İlk kere sahneye İstanbul’da bir tiyatro oyunuyla çıktı. Oynadığı birinci sinema Osman Seden’in yönettiği ve baş rollerde; Türkan Şoray, Tamer Yiğit, Öztürk Serengil, Hulusi Kentmen’in olduğu “Sayın Bayan” isimli sinemaydı.
Süleyman Turan, bir periyot de mecmua ressamı olarak çalıştı. Sinemaların dışında uzun vakit karikatür ve fotoğraf yaptı. Çizimleri uzun vakit “Akbaba” mecmuasında yayımlandı. Evvel Akşam gazetesinde başladı çizgi roman çizmeye. Senaryolarını da o yazıyordu. Bu ortada afişlende 15 yıldan fazla çizgi roman çizdi. Hafta sonlarında ise Veli Efendi’de “At yarışları”nda bilet satar.
Tiyatro ve sinemaya karşı çok bir ilgisi vardır. İngiliz filolojisinde okurken her gece Gürdal Onur isimli arkadaşının oynadığı tiyatronun kulisine takılmaktadır. Daima gidip geldiği bu yer, ünlü tiyatro sanatkarı Saim Alpago’nun kurduğu özel tiyatrodur. O kadar sık masraf ki oyunu adeta ezberlemiştir. Bir gün Selim Naşit tiyatroya gelmeyince onun oynadığı rolü alır. 1962′de Tiyatroya başlar. “Harput’ta Bir Amerikalı” oyununda başrol bile oynadı.
1963 yılında Ses mecmuasının açtığı müsabakayı kazanarak sinemaya adım attı. Birebir müsabakada o yıl Ajda Pekkan ve Ediz Hun birinci seçilerek sinemaya adım atmışlardır. Bu sırada Kemal sinemadaki bir yetkili onun soyadını çok uzun bulur ve Başturan’ı Turan olarak değiştirir. “Sayın Bayan” sineması ile Türk sinemasına adım atar. Epeyce küçük bir roldür bu. Sonraki sineması “Koçum Benim”‘de ise koca bir rolü vardır. Bu sinemada Türk sinemasının hükümdarı Ayhan Işık ile bir arada oynar. Çoklukla ‘esas oğlan’ın sadık dostu rollerinde, sevecen tiplemesiyle başarılı olup beğeni kazanmıştır.
1970 yılında “Dikkat Kan Aranıyor” isimli sinemada Ekrem Bora ile rolleri paylaşmış, akıl hastanesinden kaçan meczup rolü ile harika bir performans göstermiştir. 1971 yılında Yılmaz Güney ile “Yarın Son Gündür” isimli sineması çevirir. Bu sinemadaki rolü ile de 9. Antalya Sinema Şenliğinde en düzgün yardımcı erkek oyuncu mükafatını alır. 1972 yılında Antalya Sinema Şenliğinde, “Güllü” ile en yeterli yardımcı erkek oyuncu mükafatlarını almıştır.
70′li yıllarda Türk sinemasıbirkaç sene sinemadan uzaklaşarak çizgi-roman ve senaryo müellifliği yaptı. Bu sırada TRT’den gelen bir teklifi kıymetlendirir ve sesli çekilen birinci dizi sinemalardan biri olan “Sarıpınar 1914″ de oynar.
Üç tane de sinema senaryosu yazmıştır. Bunlar; Dönme Dolap (Sinema Filmi)1983, Baş Belası (Sinema Filmi)1982, Sevgili Dayım (Sinema Filmi)1977 filmleridir.
